Sosyal Bilimler | Kayda Değer Akademik Metinler

Sosyal Bilimler

Senin Ütopyan Benim Distopyamdır - Sosyal Bilimler
Sosyal Bilimler

Senin Ütopyan Benim Distopyamdır

Her şeyin güzel olacağı iddiasına karşılık hiçbir şeyin güzel olmayacağını öngören karamsar bir senaryonun yazarlığını üstlenir tüm distopik söylemler. Bu senaryonun geçtiği zaman belirsizliklerle doludur, konumlandığı mekân esasen yeryüzünde hiçbir yeri ve bölgeyi işaret etmez ve buranın sakinleri korku ve tehlikelerle dolu bir yaşam sürdürürler. Felâketler yeryüzüne dağılmıştır. Ama yazgının da ötesine geçen bir tevekkülle tüm olumsuzluklar kabullenilir. Dünyanın geldiği noktada, beklentiler ve umutlar boşa çıkmıştır. Distopik anlatılar, eski dünyanın büyük ölçüde iyimserlik taşıyan ütopyalarına karşı, muhtemelen şuna yakın bir itirazı seslendirirler:

Esasen senin ütopyan benim distopyam olmalı…  Bir boşluk hayal et ve kendini geniş bir zaman dilimine yerleştir. Tutsak edici geçmişe ve büyük harflerle yazılan hiçbir hakikate bel bağlamadan yalnızca içinde bulunduğun koşulları tarafsız olarak resmetmeyi dene. Acaba nasıl bir zaman diliminden geçiyoruz? Bugüne kadar sana anlatılanlarla gerçeklerin örtüştüğünü gördün mü? Yalnızca basit bir ayakta kalma güdüsü ile canlıların birbirini ezdiği, bunun da ötesinde savaşın yüceltildiği ve cehaletin övüldüğü bir zemine varıldı. Ütopyaların vaat ettiği cennet ülkelerini artık unut! Çünkü hâlâ felaket dönemlerinin şarkılarını mırıldanmakla meşgulüz… Büyük bir yıkımın ve yozlaşmanın ürünüyüz bizler!

Gerçeğin daha iyi görülebilmesi adına bizden uzak bir geleceği haber eden distopyalar alışılagelen tüm mantık kurgularını karartır. Geçmiş ve hafızalar tek tek silinir. Böylelikle tek bir doğrultuda hareket eden ve düşünen türler kopyalanır, çoğaltılır. Geleneksel ilişkiler, tarih anlayışı, doğaya bakış ve dünya algısı tepetaklak edilir. Şimdiye kadar öğrenilen doğru/yanlış tablolarının hiçbir kıymeti yoktur. Ahlâki ve vicdani değerlerin önüne kalın bir set çekilmiştir. Yalnızca düşmanın hedef gözetildiği bir nefrettir bizleri yaşatacak olan. Bu çarkın dönebilmesi için yeni bir bilgi sistemine, ayrışmanın, sınıflanmanın kusursuz olduğu bambaşka bir etik manzumesine gereksinim vardır. Dolayısıyla herkese yeni vazifeler düşmektedir.

Gücü elinde tutan önderler, siyasiler, elitler ve daha altta toplanan iş adamları ve bilgi yayıcılarının ana görevi bu hınç mekanizmasının verimliliğini artırmaktır. Yepyeni ufuklara doğru hızla yol alınacaktır. Örneğin kitapların yakılması gerekiyorsa, üst makamdan gelen emrin derhal yerine getirilmesi gerekir. Okumadığını, düşünmediğini, hayal etmediğini ve hattâ bugüne kadar hiçbir konuda fikir beyanında bile bulunmadığını ispatlayan biri çıkarsa, o kişi bu başarısından ötürü ödüllendirilmelidir. İdeal düzende duygular sıcak bir temas kurmaktan ziyade teknolojinin içe doğru hiçbir geçirgenlik kabul etmemesi gibi daima dışa doğru anlamsızlığı, soğukluğu ve boşluğu yaymalıdır. Her şey denetim altına alınmalıdır ki, tehditler savuşturuluncaya dek bu üstün görev dev bir gözün acımasız bakışlarına tam bir teslimiyet içinde devredilebilsin.

Distopik bir toplum tahayyülü tüm anormallikleri normale çevirmekte yetkindir. Bu seviyede bir akıl yürütme tarzının edebiyat ve sinemadaki yansımaları ufuk açıcı olmuştur. Çok sayıda Batılı örnek zıtlıkların çoğaltılması suretiyle kişi ve kurumların küçük dünyalarına inebilmiştir. Biraz da acımasız diyebileceğimiz ironik üslupla nasır tutmuş benlikler tamamen aykırı ve tuhaf tekniklerle sarsılmaya, yerinden edilmeye çalışılmıştır.

Doğu Batı’nın distopyayı gündeme getiriş sebebi, bu örneklerin davranış kalıplarımıza nüfuz ettiğini tekrar hatırlamak ayrıca birbirinden farklı toplumların hastalıklı bir kurguyu nasıl aynı kalıplarla yeniden üretebileceğini göstermektir. Son yıllarda Orwell, Huxley gibi yazarların eserlerinin sanki dün yazılmış gibi bizde ilgiyle karşılanmasının somut bir açıklaması olmalıdır. Sözü edilen yazarların çalışmaları soğuk savaş öncesi bir döneme denk gelse de, bugünkü halet-i ruhiyenin esasen pek değişmediği, çelişkilerin, trajikomik sahnelerin ne derece benzer olabileceği yönündedir. Nihayetinde yaşadığımız dönem tam da distopik çağrışımlara uygun düşen bir ortamı çağrıştırır ve acı deneyimlerdeki süreklilik ütopyalardan çok distopyalara kulak vermemiz gerektiğini öğütler.

Taşkın Takış
Doğu Batı Genel Yayın Yönetmeni
dogubati@dogubati.com

Sayı İçindeki Makaleler

  • Funda Civelekoğlu / Korkunçlaşan Dünyanın Teselli Noktası Olarak Distopya
  • Özgür Taburoğlu  / Felaketler: Yeryüzüne Teslim Olan Dünya
  • Emrah Atasoy / Ütopyacılık, Ütopya ve Distopya Üzerine Genel ve Eleştirel Bir Bakış
  • Simten Coşar & Leyla Bektaş-Ata / Modernin Distopyası: Neoliberal Akademiyi Birlikte Oto-Etnografiyle Anlamak
  • Mesut Hazır & Talha Dereci / Hayat Bir Distopyadır Modernlikten Postmodernliğe Bir Ütopya-Distopya Dikotomisi içinde Toplum
  • Koray Tütüncü & Fatma Tütüncü / Bir Distopya Olarak Textualité: Martha Nussbaum’ın Metinsellik Diyarına Karşı Özcülük Savunusu
  • Pınar K. Üretmen / Distopyalar: Foucault’nun İktidar Kavramı ve Agamben’in Olağanüstü Hal Açılımı
  • Orhun Yakın / Bazen Ölümden İyisi Yok: Bir Distopya Filmi Olarak Threads (1984)
  • Aslı Favaro / Distopik Filmlerde Teknolojik Evrenler
  • Richard A. Posner / Huxley’e Karşı Orwell: Ekonomi, Teknoloji, Mahremiyet ve Hiciv
  • Stantuca Romano Dima-Laza / Ütopya Distopyaya Karşı ‒Mükemmel Bir Varoluş için Mükemmel Bir Çevre
  • Andrew Milner / İklimi Değiştirmek: Distopya Siyaseti
  • Nihal Kocabay-Şener / Distopyadan İnternete Bilgi ve İktidar İlişkisi: Kim Kazandı, Kim Kaybetti?
Doğu Batı / Üç Aylık Düşünce Dergisi
Yıl: 20 / Sayı: 80 – Distopya / Dönem: Şubat, Mart, Nisan 2017
Yayınevi ve Yayım Yılı: Doğu Batı Yayınları
ISSN: 1303-7242
Sayfa Sayısı: 300
Idefix | Babil | Kitap Yurdu

sosyalbilimler.org’da yayımlanan metin, video ve podcastlerin paylaşıldığı Telegram grubuna katılmak için buraya bakılabilir. Söz konusu grubun, kuruluş nedeni, işleyiş, güvenlik hususu, sorumluluklar ve diğer detaylar için bu sayfa incelenebilir.


sosyalbilimler.org'da yayımlanan çalışmalar ile ve yeni çıkanlar arasından derlenen kitapların yer aldığı haftalık e-posta bültenine ücretsiz abone olmak için bu sayfa incelenebilir.

Telegram Aboneliği


sosyalbilimler.org’da yayımlanan metin, video ve podcastlerin paylaşıldığı Telegram grubuna katılmak için buraya bakılabilir. Söz konusu grubun, kuruluş nedeni, işleyiş, güvenlik hususu, sorumluluklar ve diğer detaylar için bu sayfa incelenebilir.

sosyalbilimler.org’a Katkıda Bulunabilirsiniz.

sosyalbilimler.org'da editörlük yapabilir, kendi yazılarını yayımlayarak blog yazarımız olabilir veya Türkçe literatüre katkı sağlamak amacıyla çevirmenlik yapabilirsin. Mutlaka ilgi alanına yönelik bir görev vardır. sosyalbilimler.org ekibine katılmak için seni buraya alalım!

Bizi Takip Edin!

Sosyal Bilimleri sosyal ağlardan takip edebilir, aylık düzenlenen kitap çekilişlerimize katılabilirsiniz.