Sosyal Bilimler | Kayda Değer Akademik Metinler

Sosyal Bilimler

Hiç Kimse Bir Diktatörün Yaşlandığını Görmek İstememeli - Sosyal Bilimler
Sosyal Bilimler

Hiç Kimse Bir Diktatörün Yaşlandığını Görmek İstememeli

Xi Jinping ve Vladimir Putin’in her ikisi de 70 yaşında, bu da dünya düzenini yeniden şekillendirmeye yönelik agresif çabalarından endişe duyanlar için bir umut ışığı niteliğinde. Önümüzdeki on ya da on iki yıl içerisinde Çin ve Rusya’da, Batı ile ilişkilerin yeniden kurulmasında rol oynayabilecek liderlik değişiklikleri yaşanması muhtemel.

Ancak yakın gelecekte ABD ve müttefikleri korkunç bir tehditle karşı karşıya kalacak: Görkemli emellerine ulaşmak için zamanları tükenmekte olan, yaşlanan ve nükleer silahlara sahip liderlerden oluşan bir eksen. Putin’in Ukrayna’daki kötü macerasının da açıkça ortaya koyduğu gibi, otokratik liderler her zaman barışçıl bir şekilde ortadan kaybolmuyor.

Yaşlanan diktatörlerin dünyayı yeniden şekillendirmek için daha az zamanları ve içeride itaat edilen, dışarıda ise davranışları nedeniyle kötülenen daha fazla hatırası vardır. Güç ellerinden kayıp giderken giderek daha baskıcı ve saldırgan olurlar. Etrafları dalkavuklarla çevriliyken tekrar tekrar felaket kararları alırlar. Miraslarını düşünmeye ve neden hak ettiklerini düşündükleri küresel saygıyı görmediklerini ya da isimlerini tarihin en büyükleri arasına yazdıracak zafere ulaşamadıklarını merak etmeye başlarlar. Yalnızca bir geçiş figürü olarak tarihe geçmek istemediklerine karar verebilirler. Bu oldukça yakıcı bir kombinasyon: kendine aşırı güvenen, mağdur ve acelesi olan bir otokrat.

Mao Zedong, Çin’de iktidara geldiği ilk yıllarda kapitalist güçleri geride bırakma planlarının 50 ila 75 yıl sürebileceğini öngörüyordu. Ancak 60’lı yaşlarının ortalarına geldiğinde bu takvimi giderek kısalttı ve 1958’de Çin’i hızla bir sanayi devine dönüştürmek için yanlış yönlendirilmiş bir program olan Büyük İleri Atılım’ı başlattı. Hedeflere ulaşma telaşı içinde tarım ihmal edildiği için en az 45 milyon insan açlıktan ya da başka nedenlerle öldü. Ulusu kısmen kampanyanın arkasında toplamak için, Tayvan’da Çin Milliyetçi hükümetinin elindeki adaları bombalayarak uluslararası bir kriz yarattı. 1966’dan 1976’ya kadar, yaşlanan Mao’nun iktidarını ve mirasını korumak için gösterdiği son çaba Kültür Devrimi kaosuyla sonuçlandı.

Kuzey Kore lideri Kim Il-sung da son yıllarında agresif davranan bir başka liderdi. ABD’nin Vietnam’daki bataklığından ve ardından Asya’dan askeri olarak çekilmesinden cesaret alan Kim, iktidardaki üçüncü ve dördüncü on yılını provokasyondan provokasyona koşarak geçirdi. Rejimi 1968’den 1988’e kadar bir ABD istihbarat gemisine ve mürettebatına el koydu; bir ABD keşif uçağını düşürerek içindeki 31 kişinin tamamını öldürdü; Güney Kore başkanına birçok kez suikast girişiminde bulundu; düzinelerce Güney Koreli yetkilinin yanı sıra first lady’yi öldürdü; bir Güney Kore uçağını bombalayarak içindeki 115 kişinin tamamını öldürdü; ve Güney Kore’ye saatte 30.000 asker taşıyabilecek tüneller kazdı.

Yaşlı diktatörler yönetimi sıkı sıkıya ellerinde tuttuklarında bile nadiren yumuşarlar. Joseph Stalin 60’lı yaşlarının ortasında İkinci Dünya Savaşı’ndan zaferle çıktı. Ancak savaş zamanı müttefikleriyle çalışmak yerine Avrasya’ya hükmetmeye çalıştı ve gulaglara yeni bir esir dalgası gönderdi. Leonid Brejnev başlangıçta Batı ile uzlaşma peşinde koştu. Ancak iktidardaki ikinci on yılında hastalanarak daha düşmanca bir tutum takındı, dünyanın dört bir yanında Komünist devrimleri teşvik etti, 1979’da Afganistan’ı işgal etti ve kendisine bir sandık dolusu madalya verirken Batı Avrupa’yı hedef alan gelişmiş nükleer başlıklı füzeler konuşlandırdı.

Genellikle yaşlanan otokratlar mecbur kalmadıkça tutumlarını değiştirmezler. Ancak 1969 Çin-Sovyet sınır çatışması Çin’in Moskova’ya karşı ABD’nin yardımına ihtiyacı olduğunu net bir şekilde ortaya koyduktan sonra Mao ABD ile yakınlaşmaya çalıştı. Albay Muammer Kaddafi, ABD’nin baskısı da dahil olmak üzere çeşitli faktörler nedeniyle 2003 yılında kitle imha silahlarından vazgeçti. Milliyetçi Çin generali Chiang Kai-Shek Çin anakarasını fethetme arzusunu bastırdı ve Güney Kore diktatörü Syngman Rhee kısmen ABD’nin kendilerini terk edeceğinden korktukları için Kore Yarımadası’nın geri kalanını ele geçirmekten vazgeçti.

Bu da bizi Bay Xi ve Bay Putin’e geri getiriyor.

Her iki lider de emekliye ayrılmak yerine agresif bir şekilde muazzam toprak iddialarında bulundular, kitlesel askeri seferberlikler düzenlediler, Kuzey Kore ve İran gibi liberal olmayan rejimlerle bağlarını güçlendirdiler ve kendi kişilik kültlerini inşa ettiler. Ukrayna’yı işgal ettikten sonra Putin kendisini açıkça Rus İmparatorluğu’nu kuran modernleştirici fatih Büyük Petro ile kıyasladı. Çin Komünist propagandası Bay Xi’yi görkemli bir üçlemenin doruk noktası olarak tanımlıyor: Mao döneminde Çin ayağa kalktı; Deng Xiaoping döneminde Çin zenginleşti ve Xi döneminde Çin kudretli olacak.

Her ikisi de Avrasya haritasını yeniden çizme arzularını açıkça ortaya koydu. Putin, Ukrayna’nın bağımsız bir ülke olarak var olmadığını söylüyor ve Moskova’nın “Rus dünyasını” yeniden birleştirmesi gerektiğini ima ediyor – kabaca eski Sovyet sınırlarını haritalayan bir alan. Çin’in hak iddiaları Tayvan’ı, Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi’nin büyük bölümünü ve Hindistan’ın da hak iddia ettiği toprak parçalarını içeriyor. Xi 2018’de “Atalarımızın bize bıraktığı toprakların bir santimini bile kaybedemeyiz” demişti.

Diplomasi Bay Putin’i Ukrayna’yı işgal etmekten vazgeçirmedi ve Bay Xi’nin “Çin ulusunun muhteşem yeniden doğuşunu” gerçekleştirmek için gerekli olarak nitelendirdiği Tayvan’ı bünyesine katma saplantısını değiştirmesi de pek olası değil. Rövanşist diktatörler genellikle güzel sözlere yanıt vermez. Güçlü ordular ve dayanıklı ekonomilerden oluşan ittifaklar tarafından engellenmeleri gerekir.

Bu amaçla ABD ve müttefikleri Ukrayna ve Tayvan gibi cephe ülkelerine silah transferini hızlandırmalı, mühimmat ve kritik kaynakları stoklamak ve uluslararası sular ile müttefik topraklarını korumak için bir ekonomik ve güvenlik bloğu oluşturmalıdır. Batı, Pekin ve Moskova’yı kolay fetih savaşları umudundan mahrum bırakmak için bir araya gelmelidir.

Soğuk Savaş sırasında kuşatma, iç çürüme Moskova’yı hırslarını törpülemeye zorlayana kadar Sovyet yayılmasını engellemek üzere tasarlanmıştı. Bugün de hedef aynı olmalı ve bu hedefe ulaşmak yarım yüzyıl sürmeyebilir. Rusya zaten düşüşte, Çin’in yükselişi durdu ve her iki ülke de komşularını temkinli davranmaya itti. ABD ve müttefiklerinin Rusya ve Çin’i sonsuza kadar kontrol altında tutmasına gerek yok – yalnızca mevcut eğilimler ortaya çıkana kadar. Nihayetinde, liderlerinin hâkimiyet hayalleri hayalperest görünmeye başlayınca, halefleri jeopolitik ılımlılık ve iç reform yoluyla uluslarının ekonomik ve stratejik çıkmazlarını düzeltmeye karar verebilirler.

O zamana kadar, yaşlanan iki diktatörü kontrol altında tutmak kolay olmayacaktır, ancak bu, tarih kitaplarında kaybolana kadar neden oldukları kargaşayı sınırlandırmak için en güçlü umudu oluşturmaktadır.

Bu yazı Talha Dereci tarafından sosyalbilimler.org’da yayımlanmak üzere Türkçeye çevrilmiştir.

Orijinal Kaynak: Beckley, Michael. (2023, August 15), “No One Should Want to See a Dictator Get Old,” The New York Times.

Atıf Şekli: Beckley, Michael. (2023, Ağustos 18). “Hiç Kimse Bir Diktatörün Yaşlandığını Görmek İstememeli” Çev. Talha Dereci, Sosyal Bilimler. sosyalbilimler.org/hic-kimse-bir-diktatorun-yaslandigini-gormek-istememeli

Kapak Resmi: Illustration by Rebecca Chew/The New York Times

Yasal Uyarı: Yayımlanan bu yazı Türkçeye yabancı dilden sosyalbilimler.org çevirmenleri tarafından çevrilmiştir. Söz konusu metin, izin alınmadan başka bir web sitesinde ya da mecrada kısmen veya tamamen yayımlanamaz, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, dağıtılamaz, içeriğinde herhangi bir değişiklik yapılamaz. Aksi taktirde bir hak ihlâli söz konusu olduğunda; sosyalbilimler.org, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ve 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ancak yazının bir bölümü, alıntılanan yazıya aktif link verilerek kullanılabilir. Her türlü alıntı (her müstakil yazı için) 200 kelime ile sınırlıdır. Alıntı yapılan metin üzerinde herhangi bir değişiklik yapılamaz. Bu metinde yer alan görüşler yazara aittir ve sosyalbilimler.org’un editöryal politikasını yansıtmayabilir.

sosyalbilimler.org’da yayımlanan metin, video ve podcastlerin paylaşıldığı Telegram grubuna katılmak için buraya bakılabilir. Söz konusu grubun, kuruluş nedeni, işleyiş, güvenlik hususu, sorumluluklar ve diğer detaylar için bu sayfa incelenebilir.


sosyalbilimler.org'da yayımlanan çalışmalar ile ve yeni çıkanlar arasından derlenen kitapların yer aldığı haftalık e-posta bültenine ücretsiz abone olmak için bu sayfa incelenebilir.

Telegram Aboneliği


sosyalbilimler.org’da yayımlanan metin, video ve podcastlerin paylaşıldığı Telegram grubuna katılmak için buraya bakılabilir. Söz konusu grubun, kuruluş nedeni, işleyiş, güvenlik hususu, sorumluluklar ve diğer detaylar için bu sayfa incelenebilir.

sosyalbilimler.org’a Katkıda Bulunabilirsiniz.

sosyalbilimler.org'da editörlük yapabilir, kendi yazılarını yayımlayarak blog yazarımız olabilir veya Türkçe literatüre katkı sağlamak amacıyla çevirmenlik yapabilirsin. Mutlaka ilgi alanına yönelik bir görev vardır. sosyalbilimler.org ekibine katılmak için seni buraya alalım!

Bizi Takip Edin!

Sosyal Bilimleri sosyal ağlardan takip edebilir, aylık düzenlenen kitap çekilişlerimize katılabilirsiniz.